Kardeş kıskançlığı birden fazla çocuklu hemen hemen her ailenin ortak endişesidir. Problemler genellikle ikinci çocuk doğmadan hemen önce başlar ve çocukluk dönemi boyunca devam eder. Aileye yeni bir bebeğin katılması büyük bir degişikliktir ve birçok duyguyu beraberinde getirir. Kardeşi olana dek ailesinin ilgi odağı olan çocuk, yeni kardeşinin gelmesi ile birlikte anne babasının ilgisini artık paylaşmak durumundadır. Çocuklar daima sevilmeyi ve ihtiyaclarının karşılanmasını isterler. Yeni kardeşin aileye katılması ile anne-babanın sevgisini ve ilgisini kaybedeceğinden kaygı duyan çocuk, öfke hatta ilgiyi üzerine çekmek için gerileme davranışları (bebek gibi davranma) gösterebilir. Uyku ve tuvalet düzensizliği gibi davranışlar da gözlemlenebilir. Gösterecekleri tepki gelişimsel yaşları ve karakteristik özelliklerine bağlı olarak degişir. Bu doğal bir süreçtir ve yapılması gereken doğumdan önce çocuğu yeterince bilgilendirmek, doğumdan sonra onu ilgisiz bırakmamak, yeni kardeşe olan olumsuz hislerini normal karşılamak ve bu hislerini paylaşmasına izin vermektir.
Kardeş ilişkilerinin ileriki yıllarında da kardeşler arası rekabet ve kıskançlık normaldir. Yaşanan kıskançlık ve rekabet, doğum sırası, yaş, cinsiyet vb. birçok etkenlerden olduğu gibi anne babaların kendi aralarındaki ilişkiden ve çocuklara olan tutumlarından da etkilenir.
Kardeşler arası rekabetin çocuklar için önemli kazanımları vardır. Kardeşler arası rekabette çocuklar sorunları ile baş etmeyi, paylaşmayı ve uzlaşmayı öğrenirler. Aile ortamında rekabet duygusunu tadan çocuklar ileriki yaşantılarında karşılaşacakları durumlar ile başa çıkmayı, kendilerini ifade etmeyi ve mücadele etmeyi öğrenirler. Yenmeyi ve yenilgiyi tadar ve bu duyguları iyi anlarlar.
Kardeşler arası kıskançlıkta anne-babalar nasıl bir tutum sergilemelidir?
Yaşanan kardeş kıskançlığından ötürü çocukların zarar görmemesi ve olumlu kazançlar sağlamasında aile tutumları büyük rol oynar.